Yaşama Sızan Tehlikeli Kimyasallar
Kimyasallar günlük hayatımızın her aşamasında kullandığımız ve yaşamımızın devam edebilmesi için gerekli hatta zorunlu olan maddelerdir. Örneğin su, hidrojen ve oksijen elementlerinden oluşan bir kimyasal maddedir ve yaşamın en önemli kaynaklarından biridir. İnsanlık tarihi boyunca 50 milyonu aşkın kimyasal madde insanlar tarafından bulunmuş, kullanılmış ve üretilmiştir. Burada sorulması gereken soru şudur: Tüm bu 50 milyon kimyasal madde bizim için su kadar faydalı mıdır? Kimyasal maddelerin tümü insan ve çevre için faydalı olmadığı gibi bir kısmı yaşamsal faaliyetlere ciddi zararlar verir. İnsan sağlığına ve çevreye zararlı olan bu kimyasallara tehlikeli kimyasal maddeler denilmektedir. Tehlikeli kimyasallar çalışanlara deri, solunum ve sindirim yoluyla zarar verme potansiyeline sahiptir.

Kolombiya Boyaca’da yapılan bir araştırmaya göre, tropikal dağlık bölgelerdeki pestisit (tarım ilacı) kullanımından kaynaklanacak çevresel sorunlar gerektiği kadar araştırılmamaktadır. Örneğin, pestisitlerin toprakta birikme miktarlarının ölçülmesi bitkilerin, hayvanların, yüzey suyunun, toprağın ve üçüncü kişilerin karşı karşıya kalabilecekleri risklerin değerlendirilmesi için önemli bir çalışmadır. Pestisitler çevreye uzun süreli ve kalıcı zararlar verebildikleri gibi uygulayıcılarını solunum yoluyla etkileyerek ölümlere dahi neden olabilmektedir. Ülkemizde de yoğun olarak kullanılan tarım ilaçları yine genellikle küçük ve kişilere ait olan tarım alanlarında çalışanlara zarar verebilmektedir. Akyazı-Taşburun mahallesinin Keçiyatağı bölgesinde bulunan fındık bahçesindeki zararlı otları kurutmak için bahçesini ilaçlamaya giden E.F. (30) akşam evine dönüp eşine rahatsız olduğunu söyleyerek yattıktan sonra artan yüksek ateş ve baş ağrıları nedeniyle Devlet Hastanesi’ne gider. Tarım ilacından zehirlenme şüphesiyle buradan, Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilir. 2 gün tedavi gördükten sonra 24 Mayıs 2015 günü Yüksek İhtisas Hastanesine sevk edilen E.F. yapılan tüm müdahalelere karşın yaşamını yitirir. Kullanılan bu tarım ilacının tehlikeleri ve çalışanın bu ilaca ne şekilde maruz kaldığı biliniyor olsaydı E.F. bugün belki hala hayatta olabilirdi. Başarısızlıkla sonuçlanan üç günlük tedavi süreci bizlere tehlikeli kimyasallarla yapılan çalışmalarda yaşanabilecek olası kazalarla ilgili hazırlıksız olduğumuzu göstermektedir.

Kimyasal maddeler üretimin bir çok aşamasında kullanılan ve endüstride yeri doldurulamayacak hammaddelerdir. Endüstride kullanılan bu kimyasal maddelerden tehlikeli olanların -olabilirse-, tehlikesiz olanlar veya daha az tehlikeli olanlarla değiştirilmesi gerekir. Bunun yapılamadığı durumlarda çalışanların tehlikeli kimyasallardan etkilenmesi öncelikle toplu korunma yöntemleri daha sonra kişisel korunma yöntemleri ile engellenmelidir. Büyük kaza riski taşıyan işyerlerinde kaza önleme politikaları ve olası kazaların yaşanması durumunda uygulanacak olan acil durum prosedürleri belirlenmelidir. Böylece, yaşanan kazaların insana ve çevreye verebileceği zararlar azaltılabilir hatta yok edilebilir. Yaptığımız her işte olduğu gibi kimyasallarla yapılan çalışmalarda da risk vardır ve ancak bu riskler etkin bir şekilde değerlendirildiğinde tehlikeli kimyasallarla çalışmalar güvenli çalışma haline gelir. Tersi durumda tehlikeli kimyasallarla çalışmalardan kaynaklanan kazalar çalışanları tehdit etmeye; kimyasal sızıntılarına neden olan endüstriyel kazalar çevreye ciddi zararlar vermeyi sürdürecektir.